Cuma, Eylül 24, 2010

Burak Kurtuluş ile 2. haftaya bakış


TOPRAKTAN GELEN iNSANIN, TOPRAK ÜSTÜNDE BÖBÜRLENİP KİBİRLENMESİ MÜNASİP OLMAZ.

İstanbul Süper Amatör Ligi’nin ilk haftasını geride bıraktık. İlk haftada çok şükür herhangi bir sıkıntı olmadı. Temennimiz bütün bir sezonun bu şekilde kavgasız, patırtısız geçmesidir. Geride bıraktığımız ilk haftada birçok Kulübümüz, lisanslarını yetiştiremediği için eksik kadrolarla mücadele etmek zorunda kaldı. Ancak buna rağmen, maç sonuçlarına baktığımızda genelde beklediğimiz sonuçlar alındı diyebilirim. Hakemlerimiz için lig başlarken “Hazırlıksız başlıyorlar, ilk hafta nispeten yetersiz kalırlar” demiştim. Birçok sahadan Hakemler hakkında şikayetler geldi. Geçtiğimiz sezon Süper Amatör Lig maçı verilmeyen birçok Hakem peş peşe zorlu maçlara çıkmaya başladı. İnsanın sorası geliyor, nerede sizin BAL’lı Hakemleriniz diye! BAL’lı Hakemlere Bölgesel Amatör Lig’de zor maç verirsiniz, Süper Amatör Ligde de vermeyeceksiniz, uzayda mı maç vereceksiniz?  diye sormak hakkımızdır diye düşünüyorum.

Servet Irklı’dan özür diliyorum
            Yaşlanıyorum galiba! Hakemleri karıştırdım. Geçen hafta Sultangazi-Gümüşyaka maçını yöneten Hakem Servet Irklı’yı ben Servet Ölekli ile karıştırmışım. Hatamı ancak Pazar aksamı bir Hakem arkadaşım tarafından bilgilendirilince fark ettim. Geçen hafta Servet Irklı hakkında yazdıklarım doğru değildir. Hatta bu kardeşimiz ile sohbet etmişiz, geçtiğimiz sezon Reşadiye (Esenler Tokat oldu) - Erok maçından sonra sohbet etmişiz de ben unutmuşum. İyi bir Hakem intibası oluşmuştu o gün bende. Sessiz, sakin ve efendi bir kişiliği vardı. Ayrıca çok da saygılı bir kardeşimizdi. Şayet yazdıklarımı okuyorsa, kendisinden hakkını helal etmesini istirham ediyorum.

Hakan Kaya isimli Hakeme mesajımız var!
Bu hafta bir arkadaşımız benim adıma Zeytinburnu Yıldız-Silivri Alibey maçını izledi. Uzun uzun notlar almış. Takımları sordum, “ikisini de beğenmedim” dedi. Hakemi sordum; o’nu hiç sorma dedi.
Hakan Kaya, seni geçtiğimiz sezon, İst. Gençlerbirliği-Altınova U19 maçında ilk defa izledim. Misafir takımın lehine verdiğin doğru 2 penaltı kararı ve dürüst ve adaletli maç yönetiminle beni mutlu ettin.  Hatta soyunma odana kadar geldim, seni tebrik ettim. Seni o hafta alakam olmamasına rağmen yazdım ve İl Hakem Kurulu’na da bilgi verdim. “Böyle bir Hakem var, mutlaka izleyin” dedim. O hafta sonunda Erokspor’un SAL maçına verdiler seni. O maçta da izledim ve yine çok beğendim. Sonra sana PAF (A2) maçı verdiler, sonra bir PAF (A2) maçı daha verdiler. Adını terfi eden Hakemler arasında göremeyince de üzüldüm. Sen de üzülmüşsündür muhakkak. Belki de şevkin kırıldı, hevesin kaçtı. Ancak ne olursa olsun, ben bir Hakem için “iyi Hakem” notunu almış isem, o Hakem ölene kadar benim için iyi Hakemdir.
Seni izlettirdim Zeytinburnu Yıldız-Silivri Alibey maçında. Hiç beğenmedim. Hiçbir anlam veremedim maç yönetimine. Belki maç kötüydü, belki de sen maça motive olamadın. Ancak ne olursa olsun, hiçbir Hakem, futbolcuya fiziki olarak temas etmemeli. Futbolcunun saçını başını okşamamalı. Ya o futbolcu da senin saçını okşamaya kalkarsa ne yapacaksın? Ne otoriten kalır, ne de disiplinin. Verdiğin her karar tartışılır hale gelir. Top atılıyor, sarı kartı olan futbolcu topu bilerek el ile kesiyor, sen yardımcının verdiği ofsayt kararını değerlendiriyorsun. Halbuki top o futbolcuya geldi mi? Hayır. Futbolcunun o anda oyuna müdahalesi var mı? Yine hayır. Ne yapman lazım Hakan kardeşim? Silivri Alibey’in bıyıklı savunma oyuncusunu ikinci ihtar’dan dolayı ihraç edeceksin. Yok, etmez isen, bir dünya küfür ederler hak etmediğin halde, hem sana hem de Hakem Camiasına. Ayrıca futbolcuya “çak” yapmak da nereden çıktı, hiç anlayamadım.
Hakan kardeşim; Hakem adam, maçın ilk dakikasında hangi yüz ifadesine sahip ise, maç sonunda da aynı ifade ile sahayı terk etmeli. Tavsiyem hiç renk verme. Seronomide bile gülme. Orada bile küfür ederler, “Bak, Hakem x takımının oyuncusunu görünce güldü, bu işte bir bit yeniği var” derler. Daha da derler de ben buradan yazamıyorum. Sana bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum. Senin hakkında düşüncelerimiz değişmedi. Sen iyi bir Hakemsin. Terfi etmesen de iyi Hakemsin
.
Göktürk’ün hikayesini bir de benden dinlemek ister misiniz?
Ne güzel bir sözdür bu; “Cahile, cahilliğini anlatmak imkansızdır, çünkü cahilliği anlamak için de bilgi gerekir, cahilin cahilliğini ispat kolaydır fakat onu ikrar ettirmek zordur”  Bir Kulüp yönetiyorsunuz, zurnanın son deliği birisi çıkıyor ve size Salı günü diyor ki; “Göktürk takımının Cumartesi günü sahaya çıkmama durumu var” siz yönetici olsanız ne yapardınız? Hemen gerekli araştırmayı yapar, olayı aydınlatır ve gereğini yapardınız öyle değil mi? Ancak Göktürk de durum farklı, onlar bu durumu istişare edip düzeltecekleri yerde, 18 ile 30 yaşlarında gencecik çocuklarının alınların teri ile kazanacakları üç-beş kuruşu bile onlara çok görüp, takım içinde ajan aramaya başladılar. Bu işin başında da Teknik Direktör Özkan Togay vardı, herkesi teker teker arayıp, “Arkadaşın senin ismini verdi” diyerek sözüm ona Sherlock Holmes rolüne bürünüyordu.
Son olarak Göktürk, bu hafta Levent maçına çıkacak ancak büyük ihtimal ile eksik kadro ile mücadele edecek, söz verilen peşinatlarını alamayan ve sonradan yapılan maç başı ücret teklifini kabul etmeyen futbolcular halen direnmeye devam ediyorlar. Göktürk’te Yönetim Kurulu Özkan Togay’ın görevine son verdi ve yerine Turabi Yılmaz A Takım Teknik Sorumluluğuna getirildi. Göktürk bu sorunlar ile uğraşmaya devam ederse, bu ligde kalamaz.

Orhanlı Belediye Spor Kulübü’nün ilginç durumu!
Orhanlı Belediyespor bildiniz gibi geçtiğimiz sezon Süper Amatör Lig 5. grupta başarısız olmuş ve bir alt lig olan 1. Amatör Lige düşmüştü. Hatta Orhanlı Belediyespor’un 2 maçta saha çıkmama gibi durumu olduğu için, bu sezon eksi 6 puanla lige başlaması lazımdı. Bir de maça çıkmayınca yaklaşık 350 TL civarı bir parayı da ödemek zorunda kalıyorsunuz. Tesis ve Hakem masrafı gibi. Hakemler oynanmayan maçtan para almıyor sadece yol masrafını alıyor diye biliyorum ya her neyse artık. Orhanlı Belediyespor, Federasyona olan borcunu yatırmadı.  İlk maçını Kartal Yeni Mahalle ile yapacaklardı. Programda da bu maç yoktu. Kısaca; Kartal Yeni Mahalle bu maçı 3-0 hükmen kazanacaktı. Ancak Orhanlı Belediyespor, program açıklandıktan sonra kalan 2 gün içinde borcunu ödedi. Listede olmayan maç, yeniden listeye dahil oldu ve bu maça hakem ataması yapıldı.  Maç Tuzla Stadı’nda oynanacaktı. Ancak kendilerine; “Hükmen galipsiniz, maça gitmeyin” denilen Kartal Yeni Mahalle Spor Kulübü maça gitmedi. Orhanlı Belediyespor maça gitti, rakibi gelmeyince Hakeme lisanslarını ibraz etti ve komedi oyunun birinci perdesi sona erdi. Şimdi ne olacak hep birlikte izleyeceğiz. Benim kanaatimce bu maç oynanacak. Ben ki; Samsunspor-Mersin İY maçının kalan dakikadan devam edeceğini doğru bilmiş birisiyim, bunu mu bilemeyeceğim! PFDK ve Tahkim Kurulu kararlarını 4 yıldır hafta hafta takip etmemden dolayı bu işin de uzmanı olduk ya hakkımızda hayırlısı artık.

Hadımköy lige dahil olabilir!
İstanbul Süper Amatör Lig ekiplerinden Hadımköy bildiğiniz üzere geçen hafta Osmaniye İstiklal maçına çıkmamış ve hükmen mağlubiyet almıştı. Bana gelen duyumlara göre, Tepecik Spor Kulübü Başkanı Sayın Temel Eyüpoğlu, Hadımköy’a sahip çıkarak, bu takımın lige katılması için gereken işlemlerde yardımcı olacakmış. Zaten bu konu daha önce de kulağıma gelmişti. Olmaz demeyin, bal gibi de olur. Geçtiğimiz sezon başka bir Kulübe ait futbolcu oynatan Hadımköy Kulübü, bir yolunu bulur, “tüm branşlarda liglere katılmıyoruz” diye dilekçe vermiş olsalar dahi, bu haftaki İstanbulspor maçına çıkabilirler.

Spor Toto, İddaa ve Amatör futbol üzerine…
            Müşterek bahisleri iyi bilen birisi olduğumu itiraf etmeliyim. 1989 yılından bu yana bu işlerin içerisindeyim. At yarışları en büyük hobimdir, lakin 2002 yılından bu yana oynamıyorum. Velifendi Hipodromu’na sık sık gider yarış izlerdim, şimdi evden yarış özetlerini izliyorum. Muammer Kitapçı ekürisinin 1990 yılında George Thomas isimli at ile ve Jokeyi Ertül Cankılıç’la 2.26.96'lik bir dereceye yaparak kazandığı Gazi Koşusunu bile izledim. O zamanlar 14 yaşındaydım ama bu yarışlara meraklıydım. Hatta o zamanlar 3 yapraklı biletler vardı. 1991 yılında ise Spor Toto’dan 13+1 tutturarak, ustama o zamanın parası ile vergiler hariç 11 milyon küsür para kazandırmış adamım. Hiç unutamıyorum bunu, (zaten unutsam anlatamam) Karaköy, Bankalar Caddesindeki Emlak Bankası ödüyordu parayı, ustam beni gösterip de “Bu çocuk bildi” deyince, Banka Memuresi ağzındaki sakızı yutmuştu. 2002 yılında İddaa oyunu ülkemize geldi, hatta o zaman altyapı için açılan ilk ihalede 5 firma şartname satın aldı. Ancak İnteltek dışında kimse teklif vermemişti. 2003 yılında ben bir arkadaşım ile ortak olarak Esenler Atışalanı’nda bir İddaa bayii açma konusunu uzun süre görüştüm ancak sonradan vazgeçtim. Arkadaşım bu işten zengin oldu. Fakat ben bu oyunun ülkemizde çok tutulacağını ve gelir kapısı olarak düşünüleceğini o zamanlar bile çok iyi biliyordum.
            Salı günü akşamı, televizyonda, Spor Toto Teşkilat Başkanı Bekir Yunus Uçar’ı dinliyordum ve bu yazıyı yazmaya başladım. Ne diyordu Başkan; “Teşkilat kazandıkça, sporumuz kazanacaktır” İddaa bir gelir kapısı değildir diye de ekliyordu Bekir Yunus Bey. “Bir haftada bir paket sigara parasını geçmeden İddaa oynayın” diyor Teşkilat Başkanı. Ben 2 yıldır Parliament Reserve sigarası içiyorum, fiyatı da şu anda 7.05 TL. Ancak bir günde 20 paket sigara parasını İddaa’ya verenleri de biliyorum. Adamın birisi geçen gün gözümün önünde 2.000. TL bastı, 5.000. TL aldı. Birçok spor adamın bu içinde olduğunu siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. Amatör Liglerimizin çok meşhur bir antrenörünü Şişli’de Cumhuriyet Gazetesi’nin yanındaki bayide, beklediği telefon gelmediği için kafasını duvara vururken gördüm, bazı Hakemlerin gidecekleri 2. lig maçına İddaa oynadıklarını da gördüm. Bir zamanlar çok meşhur bir futbolcumuzun İddaa bayisinde sabahın 9’unda Türkiye 2B Liginden maç sonucu verildiğine de şahit oldum, verilen skorun tuttuğuna da. Bu konuda kitap yazacak kadar bilgim var ancak daha fazlasına gerek yok.

            Bekir Yunus Uçar diyor ki; İddaa futbolu keyiflendir projesidir. İyi o zaman da Sayın Başkan, bizim Amatör Liglerimiz neden bu halde? “Amatör Spor’a gelir kapısı açtık” diyor Sayın Uçar; hangi Ülkenin Amatör sporuna açtınız? Benim Amatör Kulüplerim liglere katılım parasını verebilmek için dilencilik yapıyor, para toplamak için ciğeri beş para etmez insanlara, namertlere boyun eğiyorlar. Siz kimi kandırıyorsunuz?

            Futbolu yönetenler düşünmezler bizleri. İşleri yoğundur haliyle, düşünecek zamanları yoktur. Bir tane tesis yaptıkları da yok henüz. Rahmetli Hasan Doğan kısa sürede ne güzel işler yapmıştı. Halefinin de biraz çalışmasını istemek en doğal hakkımız öyle değil mi? Düşününki; Rahmetli Başkan’ın ilk izlediği maç, bir Amatör Lig maçıydı. Zamanın Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan, Çayırbaşı’nda, Yeniköy ile Beyoğlu Yeniçarşı arasında oynanan Süper Amatör Lig maçını izlemişti. Sahalarının durumunu görüyorsunuz, takımların durumunu görüyorsunuz, sporcuların durumunu görüyorsunuz. Hakemlerin de durumunu görüyorsunuz. Bekir Yunus Uçar Bey, keşke siz Spor Toto Teşkilat Başkanı olarak düşünebilseydiniz Amatör Kulüpleri!

Ağzı iyi laf yapıyor Spor Toto Teşkilat Başkanının. Diyor ki; “Ülkemizde olan biten bütün güzellilerin hamisi olan Sayın Başbakanımızdır”  Bütün güzellilerin hamisi Sayın Başbakanımız ise, bütün kötü şeylerin de hamisi aynı kişi olmalı öyle değil mi? Kaldı ki; bizim Başbakanımız da eski bir Amatör Futbolcu.

1973 Elazığ doğumlu olan Bekir Yunus Uçar, 37 yaşında genç bir Yönetici. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun olmuş. Türkiye Motosiklet Federasyonu Başkanlığı yapmış, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Basın Müşavirliği yapmış, Eyüp Belediyesi’nde 1 yıl çalışmış ve İstanbul Büyükşehir Belediye Kulübü Basın Sorumlu olarak görev yapmış. Kısaca izah edeyim; Teşkilat Başkanı Bekir Yunus Uçar, Teşkilattan birisi…!

Pekala; Timurtaş Hocayı tanır mısınız? Tam adıyla Tarık Timurtaş Uçar. Kürsülerin haşmetli ve celalli hocasıydı. Vaazlarını on binlerce insan dinlerdi. Allah vergisi bir hitabet ve bu istidadını Cami kürsülerinde değerlendiren bir vaiz idi. Vaazlarına koşan on binlere, en girift meseleleri bile sular seller gibi anlatan zeki ve cesur din adamıydı. Kasetleri İMÇ’de Hoca’dan izinsiz çoğaltılıp, tüm Türkiye’de dağıtılan bir büyük Din adamıydı Timurtaş Hoca. 2007 yılında vefat etti, Allah rahmet eylesin. Ebedi mekanı cennet olsun inşallah.

İşte bu Spor Toto Teşkilat Başkanı Bekir Yunus Uçar, Tarık Timurtaş Uçar Hocaefendinin oğludur. Nereden nereye öyle değil mi? Babasına benzememiş Teşkilat Başkanı. Benzeseydi şayet, ilk yardım etmesi gereken spor dalı Amatör Futbol olurdu. Amatör Kulüpler olurdu. Dünya Basketbol Şampiyonası’nda ikinci olan A Milli Basketbol Takımı oyuncuları ile teknik kadroya, 28,5 milyon TL prim vermesini bilen eller, umuyorum ki, bizim gariban Kulüplere de bir el atarlar.

Hakem Derneğini ziyaret ettik

19 Eylül 2010 Pazartesi günü akşamı, Sayın Efkan Bucak ile birlikte TFFHGD İstanbul Şubesini ve Şube Başkanı Ahmet Şahin’i ziyaret ederek, hayırlı olsun temennisinde bulunduk.
Yeni Başkan Ahmet Şahin ve Dernek Genel Sekreteri Sayın Mustafa Sevim ile sohbet ettik, bu haberimizi ilerleyen günlerde sitemizde okuyacaksınız. Ancak ben buradan kısa bir bilgi vereyim; Hakem Marşı’nı çok beğendim. Tüm Futbol Hakem Camiasına bir eser olacak bu üstün nitelikli çalışmayı yapanlara ve emek sarf edenlere teşekkürlerimi sunuyorum.


SÜPER AMATÖR LİG 1.GRUP
Albayrak-Öz Karacaahmet: Albayrak geçen hafta ilk yarısı berabere sonuçlanan maçta Haliç’e mağlup oldu. Albayrak bu hafta, bu lige yeni yükselen ancak aldığı sonuçlar ile değil de mağlup olduğu maçtan sonra yapmış oldukları centilmence davranışlardan dolayı ilk haftadan sempatimizi kazanan Özkaracaahmet karşılaşacaklar. Bütün herkes takımında çok ismine takılmış durumda. Böyle isim mi olurmuş diyenler var. Bizim de görevimiz sizleri aydınlatmak; Kulübün bulunduğu semtin adıdır Karacaahmet. Adını da Karacaahmet Mezarlığı’ndan almıştır.  Bu mezarlık, Türkiye’nin en büyük, dünyanın sayılı büyük mezarlıklarındandır. Çok eski bir Yeniçeri ve Bektaşi mezarlığıdır. İstanbul ilinde, Üsküdar ilçesinde yer alır. 750 dönümlük araziyi kaplar. Selimiye Stadı’nın hemen yanındadır. İstanbul’un en büyük ve aynı zamanda en eski mezarlığıdır. İlk olarak İstanbul’un Araplar tarafından kuşatılması sırasında şehit olan askerlerin buraya gömüldüğü sanılmaktadır. Mezarlık adını, İstanbul’a Hacı Bektaş-ı Veli tarafından İslam dinini yaymak üzere gönderilen Karaca Ahmet’ten alır. Demek ki anlamlı ve güzel bir isimmiş. Karaca Ahmet Sultan ise Horasanlı bir Türkmen Beyi'nin oğludur. Karaca Ahmet Sultan, Hacı Bektaş Veli’nin yanında dervişlik hizmeti yaptı. Üsküdar sınırları içinde, Gündoğumu Caddesi ile Nuh kuyusu Caddesi'nin birleştiği köşede “Karacaahmet Sultan Dergahı” ve türbesi vardır. Maça geri dönecek olursak, Albayrak bu defa kazanır. Maçın Hakemi Erdoğan Özkaya.
Sultanbeyli-Dikilitaş: Geçen hafta Kaynarca’ya 4-2 mağlup olan Sultanbeyli ile ilk haftayı maç yapmadan geçiren Dikilitaş karşılaşacaklar. Dikilitaşlılar, sizlerin de bildiğiniz gibi geçtiğimiz sezon katılmaya hak kazandıkları Deplasmanlı Amatör Lig fırsatını kullanmadılar ve yeniden bu ligde mücadele edecekler. Şimdi aklıma Altınova takımı geldi. Altınova da yakın zamanda 1. Amatör’de ligi Dikilitaş’ın önünde ilk sırada bitirmiş ve Süper Amatör Lig’e hak kazandıkları halde katılmamışlar ve hemen akabinde, lig biter bitmez de, Amatör Federasyona dilekçe vererek, “Biz katılmıyoruz” demişlerdi. Onların yerine de bildiğiniz gibi Dikilitaş bu lige adım atmıştı. Çok gariptir, geçtiğimiz sezon 5. Grup’ta Kağıthane dışındaki iki takım da bu haklarından vazgeçmiş ve olan Kağıthane’ye olmuştu. Mademki böyle bir niyetiniz var idi neden ligler tescil edilmeden bu dilekçeyi vermediniz diye sormaz mı kimse Dikilitaş’a? Ayazağa’ya söyleyecek sözüm yok, onların durumu değişikti. Son maçta elenen Ayazağa’ya benim sadece teşekkür etmeye hakkım olabilir. Ancak yıllar önce Altınova’nın yaptığını Dikilitaş’tan da beklerdim doğrusu. Unutmadan ekleyeyim; Altınova’nın yöneticileri de sitem etmişlerdi o zaman “İnsan bir telefon açar da teşekkür eder” diye. Öyle ya, onlar da Dikilitaş gibi yapsalardı nasıl olurdu. Dikilitaş’ın bu sezon kadrosunda çok fazla değişiklik olmadı, Kılınç askere gitti, Emin takımdan ayrıldı. Hakan Alkaş Haliç’e gitti. Yeni alınan oyuncular da; Ali Rıfat Çakıroğlu Yalıspor’dan, Doğan Atabek Silivrispor’dan, Faruk Varol İst. Altınordu’dan, Mustafa Aykırı (en son 2007’de Göztepe A.Ş.’de oynamıştı), Mustafa Fidan ve Orhan Fatih Kaşkaş Adapazarı’ndan, Serdar Ortaç Levent’ten alındı. Dikilitaş’ın kadrosu bu grup için iyi sayılır. Yine şampiyonluğunun önemli adaylarındanlar. Bu maçı da deplasmanda da olsa kazanabilir. Maçın Hakemi Serdar Kayhan’dır.
Okmeydanı Fetih-Kaynarca: Okmeydanı Fetih, Okspor’da oynarken en çok takip ettiğim takımdı. Rakibimiz değillerdi ancak antrenmanlara şimdi Zara Ekinli’de oynayan Atilla ile erken gider, Okmeydanı’nı izlerdik. Bu Kulüp havasını hiç bozmadı. Bilhassa alt yapılarda önemli başarıları vardı. Bu ligin de yabancısı değiller. Dinlenip, geri geldiler. Gelir gelmez de Allah yardım etti, Ayazağa’yı eksik ve sorunlu yakalayıp yendiler. Şimdi rakipleri geçtiğimiz hafta Sultanbeyli takımını mağlup eden Kaynarca. Bu sahanın tribün sorunu halen giderilemedi. Soyunma odaları ve Hakem odası da değişmeliydi. Bilmiyorum değişti mi ama en son 1 ay önce oradaydım, değişen pek bir şey görmedim açıkçası. Benim istihbarat kaynaklarım Okmeydanı Fetih kendi sahasında kazanır diyorlar. Maçın Hakemi Hacı Şakir Eti. Geçtiğimiz sezon Beşyüzevler Kulübü’nün muhtıra gibi açıklama yapmasına vesile olan Hakem. Ayrıca karşı yakada (Anadolu’da) ikamet eder ancak bu bölgede maç yönetir ne hikmetse.
Fenerköy-Ayazağa: Fener Köyü geçen hafta bu ligdeki ilk maçında deplasmanda İdealtepe’yi 2-1 mağlup etti ve tahmin ettiğimiz üzere lige 3 puan ile başladı. Fener Köyü’nün kadrosu çok kaliteli oyunculardan oluşuyor. Şimdi buradan isim isim yazarak zaman kaybetmek istemiyorum. Zaten rakipleri incelemiştir. Sadece Tekin Aslıhan Hocanın Beşiktaş’da yıllarca görev yaptığını söylesem belki yeterli olur. Ayazağa ise genç takım ile mücadele ediyor. Takımda geçtiğimiz sezon görev genç ve kaliteli oyuncular da var. Naim bunların başında geliyor. Bir de stoperlerini çok beğenmiş bizim arkadaşlar. Fener Köyü Kulüp Başkanı’nın oğlu, Yönetici Mustafa Eren, “Ayazağa’dan korkuyorum” demiş. Neyinden korkuyorsunuz bu takımın çok merak ettim doğrusu? Ayazağa genç ve mütevazi kadrosu ile maalesef yine kaybeder. Ancak kaybederken de kazanan Ayazağa olur.  Maçın Hakemi Cihan Ataş.
Esenler-İdealtepe: Esenler için ilk haftaki yazımda, “Deplasmanda kazanabilirler” demiştim, kazandılar. Bu haftaki rakipleri İdealtepe de aslında bu ligin gediklilerinden. Geçtiğimiz sezon namağlup şampiyon olarak bu lige lige terfi ettiler. İdealtepe de rakibi Esenler gibi alt yapıda çok önemli işler başarmış bir Kulüptür. Ben her şeyi boş verdim de 2 yıl önce, Yeşil Esenyurt’a mağlup olup, küme düştükleri maçta, rakiplerine olan saygılarına ve “Giderken bizi de yanınıza aldınız” diyip, sitem etmelerine takılmıştım. Öyle ya biz unutmuştuk, düşerken de adam gibi davrananları. Çok şükür son yıllarda Kulüplerimiz bu konuda müspet işler yapmaya başladılar. Maça geri dönecek olursak, ben beraberlik bekliyorum. Sonra da Esenler. Maçın Hakemi Avukat Sertaç Şaroğlu. Geçen hafta fa Bingöl Belediye-Nazilli maçını yönetmişti. İyi Hakem demek istiyorum, anlayın artık.

SÜPER AMATÖR LİG 2.GRUP
Osmaniye İstiklal-İst. Gümüşhane: Geçtiğimiz haftayı maç yapmadan geçiren iki ekibin karşılaşması olacak. Osmaniye İstiklal takımı bu sezon kadrosunu büyük ölçüde yeniledi ve giden oyuncuların yerlerine genelde 1. ve 2. Amatör Ligden oyuncular almayı tercih ettiler. Ali, kaleci Mustafa ve Sercan kadroda kalan oyunculardan bazıları. İst. Gümüşhane’yi ise hazırlık maçlarında izleme imkanım oldu ve takımı beğendiğimi ifade etmeliyim. Çok zor bir maç olacağı kesin. Ben iki takıma da başarılar diliyorum. Maçın Hakemi Harun Yücedağ.

Beşyüzevler-Terazidere: Beşyüzevler, İstanbulspor ile birlikte bu grubun en kaliteli takımlarında bir tanesi. Geçen hafta aldıkları sonuç da son derece normal. Bu maçta 4 gol atma başarısı gösteren Murat Çakal’da çok genç yaşına rağmen belli bir tecrübeye sahip olmuş bir kardeşimiz . Terazidere’de tecrübeli-genç karışımı bir kadroya sahip bir takım. Misal verecek olursak, kalecileri Talat 38 yaşında, Ümit ise 18 yaşında. Ancak geçen hafta Kocasinan’a 2-0 mağlup oldular. Ben Terazidere’nin bu hafta Beşyüzevler’i yenebileceklerini ya da rakibinden puan alabileceklerini düşünmüyorum. Maçın Hakemi Kerem Ersoy.

SÜPER AMATÖR LİG 3.GRUP
 Kulaksız Okspor-Yeşil Esenyurt: Okspor geçtiğimiz sezon Feriköy’ün sayesinde kaldığı Lige bu sezon siyasilerin yüzünden veda edebilir. Bizimkilerin lige girmeleri bile şu aşamada önemli bir olaydır. Geçen hafta da sadece 2 antrenman yaparak çıktıkları maçta Öz Fatih karşısında hüsrana uğradılar. Takımı geçen hafta sahaya Alt Yapı Profesörü olarak tanımlayabileceğim Hüseyin Selami Okay saha çıkarttı ancak Halil Tüysüz de Okspor’dan ayrılmadı. Yerel Futbol ziyaretçilerinin bildiği gibi sevdiğim iki Deli Kenan’dan birisi olan Kenan İnci de Okspor’u bırakmadı. Yeşil Esenyurt ise bir sezon aradan sonra geldiği Süper Amatör Lig’de sezona zorlu bir maç ve çok önemli 3 puan ile başladı. Yeşil Esenyurt-Bağcılar maçını arkadaşlarımdan bir tanesi sizin için izledi. “ Yeşil Esenyurt takımı sahaya çıkıp seromonide Hakem triosuna ve Bağcılar takım kaptanına çiçek vermesi, idarecilerinin ve hocasının Bağcılar takımının kulübesine kadar gidip  başarılar dilemesi, maçın centilmence geçeceğinin işaretleriydi ve öyle de oldu. Maçın bitiş düdüğüne kadar tribünleri rahatsız edecek en ufak olumsuzluk olmadı dersek abartmış olmayız. Ancak, maçın bitiş düdüğüyle birlikte iki takım futbolcularının tartışmalarını ve itişmelerini pek de anlayamadık. Maçın genel görüntüsüne uygun düşmeyen bu davranışların, Y. Esenyurt takımının son dakikalarda gelen gol ile alakalı olduğunu ve sinirlerin de bu nedenle gerildiğini sanıyoruz. Y. Esenyurt takımı dörtlü savunmasının önünde iki ön liberosuyla sağlam savunma yaparak rakibe fazla pozisyon vermeden dikkatli oynamaya çalışan anlayış içinde görünüyorlardı. Kenarlarda top taşıma özellikli ve defans aralarına güçlü koşular yapabilen santrafor ve arkasındaki oyuncusuyla da hücumda etkili olmaya çalışıyorlardı. Bağcılar takımı da benzer diziliş ile sahaya yayılmıştı ancak daha çok 4-3-3 gibi görülüyorlardı. Bunun nedeni de sol tarafta görev yapan kaptan ile sağ tarafta görev yapan oyuncunun hücum karakterine yatkın yapıda olmalarıydı. İlk yarıda Bağcılar takımının üst direkten dönen bir topu oldu ve daha sonra genelde pozisyon üreten Y. Esenyurt takımıydı. 33.dakikada Ramazan ve 42. dakikada Hasan ile 2 gol buldular. En az 3 tanede gol olabilecek pozisyonlar kaçırdılar. İkinci yarı savunmaya çekildiler ve Bağcılar takımı, Y. Esenyurt yarı sahasında daha çok görünmeye başladı. Y. Esenyurt’tan 55. dakikada Kadirin çift sarı karttan atılması da Bağcılar takımının işini kolaylaştırdı. Neticesini ise 81. ve 83. dakikalarda buldukları gollerle aldılar. Hakem maça 3 dakika kaybolan süresi eklediğinde skor tabelası da 2-2’yi gösteriyordu. Herkes maçın bu skorla biteceğini zannettiği anda Y. Esenyurt’un ani kontra atağında Sevgin’in pasında oyuna sonradan giren genç Mustafa önce rakipten çok iyi sıyrıldı ve sonrada kalecinin üstünden topu ağlarla buluşturarak maçın skorunu 3-2 olarak belirledi. Mustafa ayrıca, Y.Esenyurt takımına 3 puanı getiren oyuncu olarak bir anlamda da maçın adamı oldu. Her iki takımda ilk lig maçı olmasına rağmen oldukça yüksek tempoda oynadılar ve maçın seyir zevkini dinamik tuttular. Sonuç olarak; iki sevdiğim takımın maçında ben her ne kadar Okspor’dan bir şeyler beklesem de daha hazır olan deplasman ekibi Y. Esenyurt’un kazanmasının normal bir sonuç olacağı görüşündeyim. Maçın Hakemi Ömer Turhan.
Bağcılar-Ataşehir Doğuş: Yazıma Y. Esenyurt Teknik Direktörü Sayın Kemal Aktaş tarafından gönderilen bir elekronik posta ile başlamak istiyorum. “Bağcılar takımını ilk hafta maçında vermiş olduğu mücadeleden dolayı kutlar, geri kalan maçlarında kendilerine başarılar dilerim.” Bağcılar, geçen hafta Y. Esenyurt’a mağlup olurken, defans oyuncusu Samet, iki gol atarak başarılı bir performansın yanında skora da katkı sağladı. Ayrıca tecrübeli İbrahim Kavak da Bağcılar için çok önemli bir oyuncu. Bağcılar oldukça genç bir takım. Takımdan birçok önemli oyuncunun ayrılmasına rağmen, bu grupta sorun yaşayacaklarını sanmıyorum. Rakibi Ataşehir Doğuş ise, geçtiğimiz sezon başarılı olarak bu lige yükseldi. Öz Karacaahmet’ten Murat Yücebaş ve Ayhan Ersin, Devlet Malzeme Ofisi’nden Halil Aydın, Esenkent’den Murat Damkacı, İMES’ten Uğur Terlemez ve Profesyonelliğe bu sezon son veren ve Üsküdar Anadolu’dan transfer edilen Yusuf Zeren yeni transferleri. Bağcılar hakkında bilgimiz var ancak rakibi Ataşehir Doğuş’u tam olarak tanımıyoruz. Saygısızlık yapmamak için maç tahmini vermeyeceğim. Her iki Kulübe de başarılar diliyorum. Maçın Hakemi M. Latif Turgur.
Göktürk-Levent: İki sorunlu takım karşılaşıyor. Bir tarafta artık herkesin sorunlarına vakıf olduğu Göktürk, diğer tarafta ise Kartal. Bulvar galibiyetini bile kutlayamayan Levent takımı. Göktürk de Hoca değişikliği oldu ve Turabi Yılmaz göreve geldi. Bu Turabi Yılmaz’ın ilk A takım tecrübesi olacak. Ancak Turabi Yılmaz, Göktürk’ün en eskilerinden birisidir. Aynı zamanda eski bir Meclis Üyesidir. Köyü için elinden gelenin en iyisi yapmaya çalışacaktır diye düşünüyorum. Ancak şu anda Göktürk’te göreve kim gelirse gelsin, bana göre, futbolcuların gönlü yapılmaz ise bu takım küme düşer. Levent takımı için de “sorunlu” ifadesini kullandım diye şaşıranlar olacaktır. Bir takım maç sabahı iç sorunlarla uğraşır ise başarılı olamaz. Bakmayın siz Levent’in kadrosu bu grubun çok üstünde sayılır. Hepsi birbirinden değerli oyuncuları var. Bir de hiçbir şeyi eksik etmeyen çok saygıdeğer bir Başkanları var.  Sorun nerede? Derseniz. Orasını ben de anlayamıyorum. Anlayan birisi var ise lütfen bana da bildirsin. Sonuç olarak; Göktürk sahası tam da Levent’in istediği bir saha, rakip de ağır yaralı ve ayağa kalkmaya çalışıyor. Bu takıma bir darbe de Levent vurur ve maçı kazanır. Maçın Hakemi Kerem Altınçiçek
Arnavutköy-Zara Ekinli: Arnavutköy geçtiğimiz sezon 1. Amatöre oldukça kaliteli bir kadro ile mücadele etti ve ligi Nurtepe’nin önünde ilk sırada bitirdi. Süper Amatör Lige de puan ile başladılar. Arnavutköy’un kadrosu bu sezon büyük oranda değişti. Gidenlerin yerine; Onurspor’dan Abdurrahman Armut, Çorluspor’dan Ali Hayvalı, Eyüpspor’dan Aykut Gökdemir ve Semih Çiçek, Çıksalın’dan Bülent Aygündüz, Gazi Mahallesinden Emrah Karakaya, Muradiye’den Eren Mutlu Kesici, Bingöl Belediye’den Hasan Çiçek, Kırklareli Güvenspor’dan Recep Yaşar ve Hür. Gücü’nden Serdar Erdem transfer edildi. Zara Ekinli ilk haftayı maç yapmadan geçirdi. Zara Ekinli’de Teknik Direktör Alaattin Çepeloğlu, Sultangazi’ye gitti yerine gelecek vaad eden bir Hoca adayı olan Berkant Kahraman getirildi. Yıllarca Profesyonel olarak futbol oynamış olan Berkant Kahraman bana göre başarılı olacaktır. Zara Ekinli transferde; Arnavutköy’den Atilla, Yenibosna’dan Metin, Küçükköy’den Turgay, Sultangazi’den Meşgul,  Murat ve Hüseyin’i katıma dahil etti Zara Ekinli genelde alt yapıdan oyuncu çıkartan bir Kulüp. Bu sezon da bilhassa U16’dan Turgut ve Sedat, Hamza ve Yahya’da A takıma çıkartıldı. Gökay, Volkan, Semih, Olcay, Ahmet ve Mehmet de takımda kalan diğer oyuncular. Zara Ekinli hazırlık maçlarında iyi bir görüntü veren Zara Ekinlispor ilk maçında bana göre deplasmanda Arnavutköy’e mağlup olmayabilir hatta kazanmalarını da bekliyorum. Maçın Hakemi Barış Meriçkan.
SÜPER AMATÖR LİG 4.GRUP
Reşitpaşa-Avcılar Belediye: Reşitpaşa geçen hafta Ömerli Köyü’ne mağlup oldu, Avcılar Belediye ise Muratpaşa’yı 5-1 gibi farklı bir skor ile mağlup etti. Geçtiğimiz sezon Sarıyer’de kolay kolay maç kaybetmeyen Reşitpaşa, seyircisi önünde çok iyi futbol oynayan bir ekip görüntüsündeydi ancak bu haftaki rakipleri bu ligin en iyilerinden. Reşitpaşa’nın Avcılar Belediye’ye mağlup olacağını düşünüyorum. Maçın Hakemi Ertan Başdağ.

Çengelköy-Çubuklu: Çengelköy’ü geçen hafta Nurtepe karşısında izledim. Nurtepe karşısında çok da zorlanmadılar. Çengelköy’ün araç şoförü dikkatimi çekti, dualarla Nurtepe’ye geldikleri her hallerinden belliydi. Ben severim böyle mübarek insanları. Çengelköy’den sahada 21 kişi, tribünde ise 20 kişi vardılar. Çengelköy, rakibi karşısından genelde üstün bir futbol ortaya koydu diyebilirim. Çubuklu ise bu lige yeni yükseldi. Çubuklu hakkında da kısa bilgiler aldım. Geçen hafta da maç yapmadılar. Çubuklu lige iyi bir giriş yapmak isteyecektir elbette ama ben izleyip, beğendiğim Çengelköy’ün bu maçı da kazanacağını düşünüyorum. Maçın Hakemi Semih Duran.
Hasköy-Nurtepe: Hasköy deplasmanda kazandı ve lige moralli başladı. Hasköy bu gurubun en kaliteli takımlarından birisi ve başlarında da kaliteli bir Hoca var. Ayrıca Hasköy çok da golcü bir takım. Geçen hafta 6 gol attılar, 2’si kendi kalelerine. Nurtepe ise bu sezon iyi bir kadro kuramadı. Hazırlık maçlarında umutsuz mesajlar veren Nurtepe’den açıkcası çok daha fazlasını beklemek hayalcilik olur. Sonuçta Çengelköy’e karşı ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştılar ama olmadı. Nurtepe’nin şaşaalı taraftarı daha iyi bir takımı izlemeyi hak ediyor. Hasköy bu maçı kazanır. Maçın Hakemi Klasman Hakemi Emre Malok. Emre Malok aynı zamanda dalgıçlık ile uğraşırmış. İzmir’de dalmak kolaydır Hocam, bizim Haliç’e bir dal da o zaman görelim seni!
SÜPER AMATÖR LİG 5.GRUP
Gazi Mahallesi-Vefa: Bu lige yeni yükselen Gazi Mahallesi lige nispeten moralli başladı diyebiliriz. Ancak kaleci Serkan’ın sakatlığı var diye biliyorum, Serkan çok önemli bir oyuncudur. Gazi Mahallesi bu zorlu grupta düşmemek için mücadele verecek. Düşmemek için de iç sahada kolay kolay maç kaybetmemek lazım. “Karambol’a” bu maçta çok iş düşecek zira rakip bu ligin en iyilerinden Vefa. Geçen hafta Bakırköy karşısında 3-0 kazanan Vefa’da Hüseyin Hoca, ligin ilk maçı olduğu için bazı sıkıntılar yaşadıklarını anlattı. Vefa, defans oyuncuları hatasız oynayan, orta sahada rakibine çok iyi baskı kurup, hataya zorlayan ve kadro alternatifi bol olan bir ekip. Fatih temsilcisi rakibinden oldukça üstün bir ekip, deplasmanda da olsa kazanmalarını bekliyorum. Maçın Hakemi Fatih Öztürk.
Kağıthane-Yıldırım Bosna: Kağıthane geçen hafta Silivri karşısında tam 8 oyuncudan eksik mücadele etti. Lisanslar bu hafta hazır hale geldi diye biliyorum. Kağıthaneli oyuncular tüm iyi niyetlerine rağmen Silivri’ye karşı direnemediler. Maç daha da gollü bitebilirdi. Yıldırım Bosna ise geçen hafta Erokspor’u mağlup etmeyi başardı. Fakat bana göre Yıldırım Bosna’da bir sorun var. Antrenör Lisansı olmayan ve sahaya idareci kartı ile giren Nehru Saatçi’nin yaptığı davranışlar Yıldırım Bosna camiasına yakışmayacak hareketlerdir. Rakip futbolcuya küfür etmek, vurmak ve aşağılamak; o kulübede oturan birisine yakışmaz. O türlü davranışları yapacak insanların yeri başka yerlerdir. Futbol sahası asla değildir. Sonuçta sahadan atıldı Nehru Saatçi. Hırs başka şey, sinir başka bir şey. Yıldırım Bosna’nın kadrosu Kağıthane’ye oldukça iyi sayılır. Baha ve Reşat gibi çok tecrübeli isimler var Boşnaklarda. Lakin, Kağıthane’nin sahasında oynamak zordur, maça motive olman için yarım saat geçmesi gerekir. Kağıthane’nin seyircisi de baskı yapar. Gerçi Yıldırım Bosna’dan söz ediyoruz. İsteseler on bin kişi gelirler ama eski havaları yok. Kağıthane’nin kazanacağını düşünmüyorum. Alacakları en iyi sonuç beraberlik olur ya da Yıldırım Bosna kazanır. Maçın Hakemi Harun Yücedağ.
Büyükçekmece-Silivri: Geçtiğimiz haftayı galibiyet ile kapatan iki iddialı takım karşılaşacaklar. İki takımının da kadrosu oldukça kaliteli, yine iki takımın da Teknik Direktörleri futbol camiasınca bilinen başarılı isimler. İkinci haftada erken final oldu. İki takımın da birbirlerini kontrol edeceklerini ve mağlup olmak istemeyeceklerini düşünüyorum. Büyükçekmece’nin seyircisi de Stadının açılış maçında takımlarını yalnız bırakmayacaklar. Silivri’nin seyirci gücü de yüksek. Silivri bu maça bir haftada tam 6 antrenman yaparak hazırlandı. Ben şahsen, maçın beraberlik ile sonuçlanacağını ve Silivri’nin bu çok önemli maçı kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Maçın Hakemi bu zorlu maç için biçilmiş kaftan. Osman Yiğit Uzer yönetecek bu zorlu maçı.

SÜPER AMATÖR LİG 6.GRUP
Halide Edip Adıvar-Çekmeköy: Sizlere Halide Edip Adıvar Spor Kulübünü tanıtmadan önce semte ismini veren Halide Edip’i kısaca tanıtayım: Halide Edip Adıvar; 1919 yılında İstanbul halkını ülkenin işgaline karşı harekete geçirmek için yaptığı konuşmaları ile zihinlerde yer etmiş usta bir hatiptir. Kurtuluş Savaşı’nda cephede Mustafa Kemal Atatürk’ü'n yanında görev yapmış, sivil olmasına rağmen rütbe alarak bir savaş kahramanı sayılmıştır. Halide Onbaşı olarak da bilinir. Savaş yıllarında Anadolu Ajansı’nın kurulmasında rol alarak gazetecilik de yapmıştır. İstanbul Üniversitesi'nde edebiyat profesörü olan Halide Edip, İngiliz Filoloji Kürsüsü Başkanlığı yapmış bir akademisyen; 1950 yılında Demokrat Parti çatısı altında girdiği TBMM’de ise milletvekilliği yapmış bir siyasetçidir. Vurun Kahpeye, Sinekli Bakkal, Ateşten Gömlek ve Kalp Ağrısı gibi önemli romanların da yazarıdır. Geçtiğimiz sezon 1. Amatör Ligde başarılı olarak bu lige yükselen HEASK, bu lig için de oldukça iddialı bir kadro kurdu. Eski Öz Alibeyköy’lü Atacan’dan başlayarak, eski GOP’lu Serkan Afşar’a kadar tüm futbolcular kaliteli. Sevdet, Ceyhun, Emin ve Hakan Denizci gibi başka kaliteli oyuncular da var tabi. Çekmeköy’de kaliteli takımlardan bir tanesi. Takımın başında da daha önce Anadolu Üsküdar ve Pazarspor’da da görev yapmış olan Mustafa Ertem bulunuyor. Çekmeköy takımı hakkında Dodo’dan olumlu bilgiler almış olsam dahi; Halide Edip Adıvar Spor Kulübünün bu maçı kazanabileceğini düşünüyorum. Maçın Hakemi Seyfettin Ünal.

Topkapı-Çamlıca: Topkapı geçtiğimiz hafta THY önünde çok kötü oynayarak kaybetti. Topkapı gibi komple yenilenen takımların gerçek performansını gösterebilmesi için bir süreye ihtiyaç vardır. Hatta size bir örnek vereyim, Ersun Yenal’ın Trabzon’un başında olduğu sene, Trabzon takımı da komple yenilenmişti ve uyum sürecini hemen atlatamamışlardı. Çamlıca Spor Kulübü 1952 yılında kurulmuştur. Geçtiğimiz yıl, 1.Amatör 14.Grup şampiyon olarak tamamlayan Çamlıcaspor’un bir de bayan futbol takımı vardır. Onlar da sanıyorum 2. ligde mücadele ediyorlar. Ayrıca engelliler futbol takımı da var Çamlıcaspor’un. Ne güzel bir Kulüp! Yeri de güzel, rengi de…unutmadan bir Çamlıca Sosyal Tesisleri vardır. Bir gün oraya giderken bir duvarda yazı görmüştüm, “Çamlıcaspor 1. Lige” diye. Hangi birinci lig anlayamadım ama Çamlıca artık Süper Amatör Ligde. Çamlıca Sosyal Tesisleri’nden söz etmişken, Tesis Müdürü Tevrat Bey’den söz etmez isek haksızlık yaparız. Gerçek bir spor aşığı olan Tevrat Bey’in Çamlıcaspor Yönetim Kuruluna kazandırılması gerekir diye düşünüyorum. Tevrat Bey’in oğlu da profesyonel kaleci olması lazım. Namık Sevik Stadı’ndaki bu maçta ben Topkapı’dan iyi bir sonuç bekliyorum. Maçın Hakemi eski bir kaleci olan Kadir Cengiz.

A. Parseller-Beyoğlu Yeniçarşı: Parseller geçen hafta İstinye’yi deplasmanda mağlup etti. Beyoğlu Yeniçarşı da İstanbul Bayburt’u mağlup etmeyi başardı. İki takımın kadrosunu kaşılaştırdığımız ben Beyoğlu Yeniçarşı’yı daha üstün gördüğümü beyan etmek isterim. Teknik Direktörleri de karşılaştırdığımız da yine Beyoğlu Yeniçarşı’nın başında görev yapan (Alibeyköy’lü) Rahmi Kalkan’ın rakibi Osman Kadıoğlu’na karşı kariyer ve tecrübe olarak fazlalıkları bulunuyor. Ben Gazi Mahallesi’ndeki bu maçta deplasman ekibi Beyoğlu Yeniçarşı’nın en azından mağlup olmayacağını düşünüyorum. Maçın Hakemi geçen hafta Pazariçi Köprülü-Batı Trakya Türkleri maçını yöneten Habib Tiryaki.

İstanbul Bayburt-THY: İstanbul Bayburt’un geçen hafta aldığı sonuç beni oldukça şaşırttı. Beyoğlu Yeniçarşı’nın kazanabileceğini düşünüyordum da bu kadarını da hiç beklemiyordum. İstanbul Bayburt’un bu ligde uzun vadede sorunlar yaşayacağını ve küme düşme korkusunu hissedeceğini asla düşünmüyorum ancak bu mağlubiyetler devam ederse Kulüpte birilerinin işine son verilir. THY için ise geçen hafta, zor bir ekip demiştim. Kötü oynayan Topkapı da THY’nin ekmeğine yağ sürdü. Ben bu hafta İstanbul Bayburt’un ligdeki ilk puan ya da puanlarını alacağını düşünüyorum. Maçın Hakemi Levent Karabudak.
                                               SÜPER AMATÖR LİG 7.GRUP
Silivri Alibey-Çıksalın: Silivri Alibey takımı geçtiğimiz sezonki kadrosundan bazı oyuncular ile yollarını ayırdılar. Bunların yerine de başka oyuncular alındı. Bilhassa Silivri’den alınan oyuncular ve Kavacık, Palandöken, Kavacık gibi çeşitli takımlardan alınan oyuncular bu sezon Alibey’de görev yapıyorlar. Z. Yıldız maçında, maçı izleyen arkadaşımız her iki ekibi de beğenmediğini ifade etmişti ancak Z. Yıldız takımının geçtiğimiz sezon evinde Sultanbeyli Belediye maçının haricinde kolay mağlup olmadığını hatırlatmak isterim. Dolayısıyla Silivri Alibey’in deplasmanda aldığı 1 puanı ben önemsiyorum. Çıksalın Spor’a geçmeden önce sizlerle Çıksalın hakkında, Kulübün web sayfasından aldığım bir bilgiyi paylaşayım; Çıksalın’ın bağlı olduğu Hasköy, İstanbul’un en eski semtlerinden biridir. Bizans döneminde, Orta Asya kökenli bir boy alan Karaimler buraya yerleşmişler. Museviliğin farklı bir mezhebi oluşturan Karaimler halen bölgede küçük bir cemaat olarak yaşamaktadırlar. Ancak Hasköy ve Çıksalın bölgesine asıl rengini veren unsur ise Fatih Sultan Mehmet tarafından İspanya’dan getirilip iskan eden Yahudiler olmuş. Daha sonra Müslümanlarla birlikte Rumların da yörede mal mülk edindiği bilinmektedir. Bugün yer yer bu dönemlere ait ibadethaneler ve tarihi eserler görmek mümkündür. Çıksalın adının neren geldiği konusunda ise iki farklı görüş hakim. Şeyh Salih adının zamanla Çıksali’ye sonra da Çıksalın’a döndüğü belirtilmekte. Diğer bir söylentiye göre, bugün meydan olarak kullanılan alana Osmanlı döneminde salıncaklar kurulur, şenlikler yapılırmış. Bu nedenle adı “Çıksalın” olarak telafuz edilmeye başlanmıştır…  Çıksalın Spor ise sezona Çeliktepe galibiyeti ile başlayarak, iddialı olduğunu gösterdi. Çıksalın bu sezon; Ramiden  Serkan, Tolga ve Hüseyin, Yeniköyden Bilal, Çakmak’tan Yusuf ve Gökhan, Küçükçemece’den Kirkor, Hasköyden Cenk ve Ümit, Fatih Hilal’den Ebubekir ve Melih’i transfer etti. Geçen sezondan da kaleci Oktay, Erol, Ahmet Çekiç, Samet ve Engin ile yeniden anlaştılar.  Çıksalın’ın başında ise şu anda Eskişehir’de Rıza Çalımbay’ın yardımcısı olan Orhan Kaynak’ın abisi Ayhan Kaynak bulunuyor. Kaynak ailesinin bir değerli ferdi daha diyesi geliyor insanın içinden. Neydi o rahmetli Orhan Kaynak! Adana Demirspor’da antrenman yaparken kalp krizini geçirmiş ve vefat etmişti. Adana’da adına bir Stadyum da yaptırılmıştı. Kalp krizi genetik bir hastalık olduğu için ailesinin diğer fertlerinde de vardı. Ağabeyi ve kardeşi de (Reşit  ve Kayhan Kaynak) kalp krizinden ölmüştü. Türk futboluna çok önemli hizmetleri olan bir ailedir Kaynak ailesi. Ben maça geri dönecek olursak beraberlik bekliyorum. Maçın Hakemi Turgay Çalışkan

Çeliktepe-İstanbul Sinop: Çeliktepe benim bu grupta favori gördüğüm ekiplerden birisi. Ancak lige mağlubiyet ile başladılar. Çeliktepe’nin sezon öncesi birçok hazırlık maçını izledim ve takımı beğendiğimi ifade edebilirim. Çeliktepe’de oldukça geniş bir kadro, genç futbolcular ve bunlara takım içinde ağabeylik yapacak, Abdullah ve Osman gibi kaliteli oyuncular da var. İstanbul Sinop ise geçen hafta Ortaköy’ü Hacı’nın attığı 2 gol ile mağlup etti. Aynı renge sahip olan iki takımın maçında ben, ev sahibi Çeliktepe’nin kazanacağını tahmin ediyorum. Son olarak çok ciddi sağlık sorunları yaşayan değerli Hocam, Sayın Ahmet Bülent Özsoy’a acil şifalar diliyorum. Maçın Hakemi Sami Gürel, Gazetecidir, Klasman Yardımcı Hakemidir.


SÜPER AMATÖR LİG 8.GRUP

Batı Trakya Türkleri-Yahya Kemal İY: Batı Trakya Türkleri Spor Kulübü geçen hafta belki kendilerinin de beklemediği bir sonuç aldılar. Yahya Kemal İY ise defanslarının cansiperane mücadele ettiği maçta, Kıdemsiz Yardımcı Hakem Erhan Çene’nin bir anlık dalgınlığı sonucunda yaptığı çok kritik bir hata kalesinde gölü gördü ve ilk maçından 3 puan ile ayrılma hevesleri kursaklarında kaldı. Erhan Çene, herhalde o pozisyon öncesinde Stad duvarındaki sloganı okumaya çalışıyordu herhalde. Yazılarımı sürekli takip edenler iyi bilirler, ben, bir maça iyi bir Hakem vermenin yeterli olmadığı hep söylüyorum, Süper Amatör maçta trio halinde Hakemlerin iyi olması gerekir. Yahya Kemal İY maçının Hakemi normalde İlker Kara’ydı. Ancak maçı Levent Karabudak yönetti. İnsanların aklına neden Hakem değişti düşüncesi gelebilir, ben sizlere izah edeyim; Levent Karabudak normalde Sütlüce’ye gidecekti ancak bu maçı iade edip, Hakem Recep Kocabaş’ın nikah törenine gitmek istedi. İHK da Levent Hocaya, “Senin maçını daha erken saatte olan şu maç ile değiştirelim” dediler ve bu maça Levent Karabudak geldi. İyi mi oldu derseniz, belki evet belki de hayır derim. Çünkü Levent Karabudak her şeyden önce çok iyi ve çok kaliteli bir insandır. İyi de bir aile babasıdır. Egosu da yoktur, böyle biline. Belki o pozisyonda Yardımcısının hatasını Levent ağabey de fark etti ama harcamak istemedi Yardımcısı olan genç çocuğu. Empati yaptı belki de Levent ağabey, belki de kendisini o anda Yardımcının yerine koydu ve o Hakemi, Hakemlik adına kazanmak için o’nun yaptığı hayata uydu ve Hakem şanssızlığı oldu ve gitti o pozisyon da gol oldu. Halbuki ben Levent ağabeyden kendisini seven bir kardeşi olarak, o pozisyonda Yardımcıya bir res-en karar vermesini beklerdim. Ancak bu maçın Hakemi İlker Kara olsaydı şayet; İlker saha içinde gaddardır, hata yapana o an için acımaz. Kuralsa kural, kart ise kart. Ofsaytı çakardı İlker, bir de fırça atardı Yardımcıya. “kendine gel Erhan” derdi. Hangisi doğru derseniz ismini zikrettiğim iki Hakemi de çok severim ben. İkisi de doğru yaparlar. Yanlış yapan kim o zaman derseniz? Yolda yürümesini bilmeyen çocukları, hayatında futbol topuna hiç temas etmemiş, Bengay’ın kokusunu hiç bilmeyen, kramponunun içine soğuk havalarda naylon geçirmemiş ve bir de parmak aralarına merhem sürmeyenleri ve hatta müstehcen yerleri, eline sürdüğü Bengay’ın vücudunun ön kısmındaki ürolojik bölgelerine temas edip de yanmayanların, babasının korkusundan, üç kuruş harçlığından biriktirdiği para ile Sirkeci’den aldığı Adidas kramponu kömürlüğe saklamayanların (son örnek benim maalesef, yıl; 1988) Hakem yapıldığı ülkemin Federasyon yetkilileridir. Maça geri dönecek olursak; mantığım beraberlik diyor, kalbim ise Yahya Kemal. Gerisini siz anlayın artık. Maçın Hakemi Mustafa Kürşat Filiz.

Galata-Pazariçi Köprülü: Galata geçen hafta Bağlarbaşı maçında berabere kaldığında Galata takımı adına en iyi oynayan oyuncunun kaleci Hamdi olduğunu söylesem, gerisini anlatmamı ister miniz? Pazariçi Köprülü’yü ise hiç sormayın! Kulüp tarihinde olmayan kötü bir sonuç ve 9 gollü tarihi bir mağlubiyet! Hiç antrenman yapmadan sahaya çıkan oyuncular vardı Pazariçi Köprülü’de. Bir de, günde 5 defa antrenman yapsa da kaleciliği bu yaştan sonra öğrenemeyecek olan Eyüp Özdemir vardı. Pazariçi Köprülü’nün defans oyuncusu bir ara sinirden kendi arkadaşını tekmeledi. Sarı kart gördü. “Şimdi de Eyüp’e vuracak” dedim ama korktuğumuz olmadı. Pazariçi Köprülü’nün acilen takviyelere ihtiyacı var, hem de Emrah, Ozan ve Ercüment hariç diğer tüm bölgelere. Galata kazanır bu maçı. Maçın Hakemi Şaban Kambur. Ahmet Kambur ile alakası yok, sakın karıştırmayın.

Kocamustafapaşa-Sultangazi: Koca Mustafa Paşa ilk hafta deplasmanda Paşabahçe'ye 3-0 yenildi. Sultangazi ise Gümüşyaka’yı hiç de zorlanmadan mağlup etmeyi başardı. Koca Mustafa Paşa’lılar normalde bu lige katılmayı düşünmüyorlardı diye biliyorum. Maddi sıkıntıları vardı. Sonradan girmeye karar verdiler, iyi de yaptılar. Mütevazi bir kadro oluşturdular. Rami’den Halit’i aldılar. Aziz Halit İrşi stoper mevkisinde görev yapan çok iyi ama çok da agresif bir oyuncudur. Haliç ile oynadıkları hazırlık maçında 2 defa atılması gerekirdi. Atıldı da tabii. Orkun ve Eren Topkapı’dan alındı, Fatih Savaş da Galatasaray’da başlayan futbolculuk serüvenine Tepecik’de nokta koymuş bir isim diye biliyorum. Ekrem Yiğit ve Mehmet Tezcan Yiğit kardeşler takımın ağabeyleri durumdalar. Çok da beyefendi insanlar her ikisi de. Bir de sanıyorum Küçükpazar’dan alınan İlker Gazioğlu var. Ancak rakipleri Sultangazi bu gurubun en kaliteli takımlarından bir tanesi. Sultangazi kazanır. Maçın Hakemi Ünal Yentur.

YAZI: BURAK KURTULUŞ

21 yorum:

Adsız dedi ki...

Degerli hocam Orhanli Bld. icin belirttigin iki maca cikmayip -6 puanla lige devam etme mevzuatinin Gokturk takimi icin de islemesi gerekmiyor mu?Butun yayin organlarinin puan cetvellerine baktigimda hepsinde 0 puan gozukuyor.Bir tanesi haric.Efkan iyi tanir ankarali serkan kardesimin sitesi...O -3 puan gostermis ilk haftanin sonunda ve dogru olan da o.Bizlerin dusuncesi su an Gokturk takimi eksi uc puanda ve sanirim 400TL civari bir para odeyecek.Yanlissam aydinlatirsan sevinirim.Kolay gelsin.Amac Senozan.Levent.

Adsız dedi ki...

Değerli kardeşim Burak bey Yahya Kemal İY hakkındaki olumlu düşüncelerin için sana teşekkür ederim.Ofsayt pozisyonunda çok yakında idim,levent abi ilk önce elini kaldırır gibi oldu ve Erhan,a doğru bir baktı,Erhan,da inanmaya,inanmaya santraya doğru koşunca yapacak bir şey kalmamıştı,İlker abi olsaydı dediğin gibi o ofsaytı verir ve birde yan hakeme fırça atardı.Yapacak bir şey yok,bu arkadaşlarımızla bu liğ devam edecek,Patagonya,dan hakem isteyecek halimiz yok.

Ağabeyin.

Adsız dedi ki...

LEVENT HOCA YAN HAKEMİ HARCAMADI AMA,YAHYA KEMAL,İ HARCADI.

atlantam dedi ki...

Koca Mustafa Pasa ilk macinda 3-0 yenilmedimi, nasil oluyorda ilk macina cikmadi denilmis?

Burak Kurtuluş dedi ki...

Göktürk konusunda haklısınız Amaç Bey!

Adsız dedi ki...

Sevgili Burak Hocam,

Eline, diline, kalemine sağlık.Yine çok güzel yorumlar yazmışsın.Tahminlerinde tutuyor.Amatör iddaa olsa paraya para demezsin valla..Camerun-Nigeria maçı ne olur onu da söyle bari..
Seni seviyoruz..

Emekli Çavuş

Burak Kurtuluş dedi ki...

Pazar günü Feriköy Stadı'nda oynanacak olan Kamerun-Nijerya maçında, ben Jemba'lı, Olembe'li, Amadou'lu Kamerun kazanacağını düşünüyorum. Amadou için bir kaç kelime söylemek lazım; yıllardır bu işin içindeyim, böyle bir kaleci görmedim desem yalan olmaz :-) kedi gibi namussuz. o direkten bu direğe atlıyor. Emekli Çavuş'a selamlar.

Adsız dedi ki...

LEVETSPOR HOCASINI DEĞİŞTİRİRSE SORUN FELAN KALMAZ. ÇOK ŞEY ARAMAYA GEREK YOK YILLARDIR, BU BÖYLE HERKESTE BU SORUNU BİLİYOR!YEREL FUTBOL AİLESİNE SEVGİLER SAYGILAR!

Burak Kurtuluş dedi ki...

Bundan sonra yazılarımı Salı gününden vermeliyim herhalde. Hadımköy ile ilgili bilgi bana Pazartesi akşamı bir takım bilgiler gelmişti, bizim yazının tamamı ancak Perşembe günü çıktığı için, sizler de Cuma günü okuyabildiniz. Hadımköy ile duyumlarımız doğru çıktı. Ayrıca Kartal Yeni Mahalle-Orhanlı Belediye maçı da yazdığımız gibi yeniden oynanacak...

AYAZAĞAKÖYLÜLER dedi ki...

ayazağaspor için lig haftaya başlıyor,çok sağlam org var.bakalım o yönetim ahmet karaman ayazağaya nasıl gircek.tüm semt haftayı bekliyor hesap sormak için.en az 2000 kişinin katılması bekleniyor,ordanda belediyeye kadar yürünücek sarıgülde protesto edilcek.kısacası şişlide yer yerinden oynıcak haftaya cumartesi...AYAZAĞANIN TARAFTARI NEYMİŞ CÜMLEALEM GÖRCEK???

Adsız dedi ki...

ben iyi tanıyorum Burağı.doğruya doğru diyor yanlışada yanlış.bu kadar yanlışın olduğu yerde az bile yazıyor ben bunu söyleyeyim.kim bu kadar bilgili olur söyleyin bana.aranızda varsa birisi gitsin yerelfutbola yardım etsin.

Adsız dedi ki...

Yahu ayıptır bir insan çıkıyor,amatör futbola hizmet ediyor,sizleri bilgilendiriyor,neyin ne olduğunu anlatmaya çalışıyor,bazıları,da bu durumdan olumsuz olarak besleniyor,seversiniz sevmezsiniz ama yaptığı işe saygı gösterin.her hafta baykuş gibi hakemi,yöneticisi,futbolcusu,Burak Kurtuluş yorumlarını okumak için sabırsızlanıyor,hatta en fazla hakemler bu siteye giriyor,yukarıdaki olumsuz kelimeleri kullananlarda hakem kardeşlerimiz inanın bana,çok güzel bir atatsözü var bu konu hakkında ama terbiyem müsaade etmiyor.Burak kardeşim gittiğin yol ,iyidir,aynen devam yanındayız.

Ağabeyin.

Burak Kurtuluş dedi ki...

Hakem Camiası enteresan bir yer. Ben onlara sallamıyorum, yanlış yapanları eleştiriyorum. İnanın bana başka şeyler de ama teğet geçiyorum. Geçen hafta, hata yapmışım, yanlış isim vermişim, özür diledim. Arkadaşımız hakkını helal etmese de canı sağolsun. Bizim Hakemler, ağabeyimizin de dediği gibi bu yazıları okumadan maçlara çıkmıyorlar. Her hafta 8 tane Hakemi haftanın Hakemi seçiyoruz. Biz olmasak o sekiz Hakem'i bu sitenin takipçileri tanımazlar. Başkaları da tanımazlar. Beni arayıp da, şu, şu adamlar senin yazdıkların sayesinde yukarılara çıktı diyen Hakemler de var. Onlara da katılmıyorum. Açık açık söyleyeyim, ben bir Merkez Hakem Kurulu Üyesi ile 2 yıldır sürekli bilgi paylaşıyorum. Büyüğümüz soruyor, ben en doğru şekilde cevaplıyorum. Amatör Liglerde olan kötüleri de söylüyorum, iyileri de. Ayrıca Süper Amatör, A2 gibi Hakem ücreti yükselen maçların fiyatı aşağı çekilecek, alt kategoride ücreti düşen maçların fiyatı ile eşitlenecek. Bunu da buradan duyurmuş olayım. Hakem Derneğinin bu konuda talebi oldu. Hakemler ile sıkıntım yok, olamaz da. Severim ben o Camiayı. Ancak futbolculuğun "f" sini bilmeyen ve abuk sabuk reklam peşinde olan sözüm o’na futbolculara da acayip bozuluyorum. Bir takımın hakkını elbette kendi futbolcusu da yiyebilir öyle değil mi? Daha ağır yazmak gerekir bu gibi kişilere ancak değersiz kişilerle daha fazla zaman kaybetmenin bir anlamı yok. Ben bu yazılar için çok şeyden feragat ediyorum, bunu beni tanıyan herkes de bilir. Beni eleştirenler daha doğru dürüst Türkçe’yi bilmiyorlar. Gelsinler buradan onlarda yazsınlar, bilmem kimden haftaya bakış diye. Destek olmaz isem namerdim. Bu gibi insanlar için mi uğraşıyorum ben diye soruyorum kendime. İyice canım sıkılmaya başladı. Para kazansaydım vallahi çoktan bırakmıştım bu işi. Çok şükür değerli bir ağabeyimizin tavsiyesine kulak verdik, Radyo’yu bıraktık. Sıra bu insanlar yüzünden Yerel Futbol’a gelecek ise, ona da eyvallah…

Adsız dedi ki...

Burak Kurtuluş eline koluğuna emeğime sağlık tekrar tekrar teşekkür ederiz her takım için yapmış olduğun yorumlara ve analizlere. Bu hafta Çeliktepespor Meydan Taraftarı olarak seni Pazar günü Çeliktepespor maçına bekliyoruz gelirsen çok sevinir mutlu oluruz.

Adsız dedi ki...

BURAK KURTULUŞ'A LAF EDENİN İNSANLIĞINI SORGULAMAK LAZIM AYIPTIR YA BU İNSAN NE EMEKLER HARCIYOR YAZILARI İÇİN SİZ OTURDUĞUNUZ YERDEN AHKAM KESİYORSUNUZ UTANIN SİZE EN HAFİF BUNLARI YAZABİLİYORUM.

Efkan dedi ki...

Bazı yorumları silmek durumunda kaldık. Burak Kurtuluş'u savunan 1-2 tanesini de silmek durumunda kaldım polemik oluşmasın diye. Kusura bakmayın. Lütfen hem yazarımıza hem de futbolcu arkadaşlarımıza eleştirileri belli saygı sınırları içinde yapalım.

Burak Kurtuluş dedi ki...

Çeliktepe'li taraftar kardeşlerimize selamlarıımı, sevgilerimi sunuyorum. Cemal Hocama da başarılar diliyorum. Bülent Hoca'nın bir an önce iyileşmesi için futbolcu kardeşlerimizin acilen iyi sonuçlar alması lazım. Başarılar diliyorum.

Burak Kurtuluş dedi ki...

Yarın Osmaniye'de Bakırköy Bld. Sahasında üç maç izledikten sonra, Pazar günü Deli Kenan ile birlikte Çeliktepe'deyiz. Tabi bir aksilik çıkmaz ise. Çeliktepe-THY maçını da inşaattan izleyeceğiz. Çeliktepe Meydan taraftarı kardeşlerimizden ricam; oturmak için iki tuğla da bizim için ayırsınlar yalnız Deli Kenan'ın tuğlasının önü sivri olabilir, o'nun için sorun yok.

Adsız dedi ki...

Sevgili kardeşim yarın seninle ve emekli çavuşla yan yana Bakırköy Belediyede maç seyretmek iyi olacak,Kenan,a,da sürpriz hediyemiz olacak BLACK &WHİTE taraftarları olarak.

Aman Efgana dikkat et polimiği yükselmesin.)))))

Ağabeyin.

Adsız dedi ki...

çengelköy 0 - çubukluspor 0
çengelköy-çubukluspor maçında oyundan önce maça hakem damgasını vurdu,,çengelköy seyircinin etkisinde kaldığı her kararında belli oluyordu,çubukluspor lehine 2 adet penaltı verememiştir,çubukluspor nasılsa gariban takım vurun abalaya misali,alın terine biraz saygı,oyunu hiç çirkinleştirmeyen haddini bilerek futbolunu sahaya yansıtmaya çalışan çubukluspor oyuncularını vede çok akıllı taktik anlayışı ile sahayadaki oyuncularına oyun oynatan td,zafer ve iskender hocaları kutluyorum iyi takım kurmuşlar,, çengelköyspor belli ki farklı galibiyet için gelmiş,her kuşun eti yenmez,,birazda hekeme dua etsinler,lütfen hakemler maçların önünde olmasınlar,,

Adsız dedi ki...

BURAK KARDEŞ TAHMİNLERİNE BAKTIM BRAVO BENCE DODO BU İŞİ BIRAKSIN.

BAL 1. Grup 19 Nisan Cuma Sonuçları

BAL 1. Grup'ta 27. hafta karşılaşmaları 18 Nisan Cuma günü oynandı.